sen hangi toprağın yazısısın
kara mı kara
sulanır değil mi terinle
tarlasındaki çatlakların tenindeki yara
bir tohum değil mi
senin elinden tuttuğun
ve babam sana bakan değil mi
o yetim maraba
Babam tozundan düşmedi mi
yanık sevdalın o dipsiz dara
Hiç çınlamaz mı
bağlamanın telinden dökülmez mi
o zaman düşmez misin sen zara
Babam senin toprağın ben değil miyim
bir ayran bakracında iz değil miyim yüz yıllık
aynı tasın gardaşı değil miydik biz
aynı dostun sırdaşı
Babam
senin yurdun başak tarlalarının ardından gidilen
ve ılgıt ılgıt esen kavrulmuş teninde
yarin öpüşü değil miydi
Babam bir köy düğününde çekilen halay değil miydi
kollarımızın düğümü
aşıklığımız değil miydi ki anlatan
iri gözlü köylü kızın elindeki
kalaylı güğümü
Babam biz hemşehri değil miydik
gönül tahtında
toprağına aşık
cigerin, toprağım, gardaşım
diye yana yakılan…
Babam biz değil miydik
az önce yaşayan
özünü
bilen değil miydik
gönlümüzün sözünü….
Babam biz uçsuz bucaksız tarlaların
sarı güneşi değil miydik?
çok güzel eline sağlık.Anadoluyu koklattın bana ,yaşattın.Öz Anadoluyu