…kaçış satırları…

Neyi anlatmaya, neleri anlamaya çalışıyoruz ki… Herşey çok basit. Neyi yaşıyorsak onu değiştirmeyi istemediğimiz için. Eveleyip geveliyoruz. Anlatacak, dert yanacak, mızmızlanacak birileri olsun istiyoruz hep yanımızda. Kaçışlarımızın üstüne serecek kalın örtüler bulmak en kolayı. o kadar da çabuk bulunuveriyor ki.
Bi şarkı vardı; bir cümle kalmış aklımda;”…kaçış satırları”… Ağzımızı açtığımız her zaman kağıda dökülmemiş kaçış satırları ağzımızdan dökülüyor.
Sizi sevene herşeyi kabul ettirebilirsiniz. Sizin için delinmez dağları delebilir, kendine ait ne varsa onları terkedebilir. Sizin farketmediğiniz bunları sadece sizin için yapmadığıdır.
İşte orada çok gizli bir an vardır. O an yapamadıklarınızdan sorumlu bulmaya çalışırsınız. Hep birileri vardır size engel olan. Evet bu bir gerçektir. Ama o birilerine hiçbirşey diyemezsiniz. Çünkü onlar sizin yapamadıklarınızdan güçlenirler. Eğik oluşunuzdan, isteğinizin arkasında durmamanızdan…Farketmezsiniz. Ya da şöyle diyelim farkedenler vardır. Ama onların kaçışları çok kolay olur. Nedenleri vardır. Söyledikleri, o ana kadar yaptıkları hikayedir. Acımazlar. Gözlerini bile kırpmazlar. Sadece bir kaç cümle sıkıştırırlar araya. Ve ona en çok inananı budarlar.
Yitip gitmiş hayatlarının farkındalardır. Bundan sonrada hiç kendi hayatları olmayacaktır çünkü çoktan teslim olmuşlardır. Söyleyemezler cesurca. Nedenler ortadan kalktığında bir bakarlar kendi durumlarına derin bir ah çekerler. Çoktan bitmiştir artık.
Mecburen hayatları vardır. Mecbur oldukları bir hayat…
Hem o nasıl bilir kıymetini, bir sabah gün ağarırken alınlarına dokunacak bir dudağı, elinden tutularak gidilecek bir sabah kahvaltısını, kucağında ondan varolana onunla hayran hayran bakacak olanı, ağlarken dökülen her bir damlanın dağladığı bir yüreğin onun için attığını… Hayaldir onun için.
Gerçek olan kaçmaktır.
Kaçanlar. Bakmazlar ardlarına. Onlar tedrisatını aldıkları yaşamın kapısından girmeyi tercih ederler. Hep uzak durduklarından biri olurlar. Bakışı ile, sözüyle, gözüyle… Farketmezler. Yarım bıraktığı hiçkimse değildir. Hiçbirşey değildir.

Kendilerinden başka…

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir