Kelimelerin boynuna dolanmış bir fular gibi
içine düşülen azgın dalgalar gibisin
vazgeçilmez ve boğucu
saklandığın duvarların ardında bir kitap gibi
beyazına gömülen sonsuz sayfalar gibisin
bitmez ve sorgucu
makamı belli değil bir şarkı gibi
notasız dökülen sözler gibisin
kulaklara kaynamış küpedir senin sesin
ve ciğer yakan oklar gibidir son sözlerin
bulutlar arasından düşen bir külçe gibi
yokluğunun ağırlığından memnun gibisin
gamsız ve tutucu
sen hiçlik zamanında bir destan gibisin
varken peşinden gidilen
yokken yankılanan tarihi boyunca
varlığımın.